Neşeli Günler’ filmi, Eskişehir’de gerçek oldu. Yıllarca aynı turşu dükkanını işleten karı-koca, yollarını ve dükkanlarını ayırdı. Aynı sokakta açtıkları dükkanlarla rakip oldular.
Şenay ve Çağlar Balkandere, 2014’te evlendi. Geçimlerini sağlamak için Odunpazarı ilçesinde turşu dükkanı açtılar.
Ama bir süre sonra boşanma kararı aldılar. Çağlar Balkandere, eski dükkanın tam karşısına başka bir turşucu açtı.
“Keşke sirke ve limondan dolayı olsaydı”
Şenay Balkandere, uzun yıllar özel sektörde çalıştıktan sonra 9 yıl önce eşiyle turşu dükkanı açtığını söyledi.
Onlarca çeşit turşunun yanı sıra kahvaltılık sos, salça ve zeytinyağı satışı da yapan Balkandere, başlangıçta evliliklerini anlaşarak sonlandırmak için çaba gösterdiğini kaydetti.
Balkandere, zamanla yaşanan fikir ayrılıklarından dolayı boşanmanın çekişmeli hale geldiğini belirterek, şöyle konuştu:
“Meğer süreç içinde turşu dükkanı açılması için karşı taraftaki dükkanla ilgili anlaşmalar, sözleşmeler yapılmış. O esnada dükkanda eşim duruyordu. Ben gelmiyordum. Zor bir süreçti. Mevcut dükkanı çalıştırırken de diğer dükkanın hazırlığı yapılmış. Ben karşıma dükkan açtığını son gün öğrendim. Aynı logo ve renklerle, maskot, her şey aynı. Sadece isminde çoğul ek kullanılarak açılmış. Dükkanımı tedbir kararıyla teslim aldım. O günden beri tek başıma yürütmeye çalışıyorum.”
Yaşadıkları bu durumu “Neşeli Günler” filmine benzetilmesini doğal karşıladığını söyleyen Balkandere, “Tekrardan yaşanmış bir hikaye ama maalesef keşke sirke ve limondan dolayı olsaydı. Ben bunların başıma geleceğini hiç düşünmemiştim. Bir kadın olarak yaşadığım süreç gerçekten çok zor” dedi.
Balkandere, karşılıklı dükkanları gören müşterilerin kendisine “Yeni bir şube mi açtınız?” diye sorduğunu dile getirerek, “Ben gerçeği söyledikten sonra her gün ‘O zaman siz Adile Hanım mı oldunuz? Karşı taraf Münir Bey mi oldu?’ gibi neredeyse 20-30 defa bu espriyle karşılaşıyoruz. Uzun bir zaman geçti artık doğal karşılıyoruz” dedi.
“Adile Hanım olarak artık bu bizim üzerimize yapıştı. Ben de turşu sirkeyle olur, diyorum.” diyen Balkandere, “Sirkenin fermantasyon süresi daha kısa. Turşunun kullanım, tüketim süresi daha uzun olur. Sirke zaten şifadır.” ifadelerini kullandı.
“Turşu suyu limonla da olur, sirkeyle de olur”
Çağlar Balkandere ise eşiyle turşu dükkanı açmadan önce turşu ürünleri üzerine toptancılık yaptığını anlattı.
Eşiyle beraber açtıkları dükkanda turşu işini perakende sürdürdüklerini dile getiren Balkandere, boşanma kararı aldıktan sonra hukuki süreçlerden dolayı iş yerinden ayrıldığını söyledi.
Balkandere, o dönem aynı sokakta boş olan dükkanı tuttuğunu belirterek, “Bir erkeğin işsiz kalması zor bir şeydir. Burayı da kız kardeşimin imkanları var. Burası o dönem boşaltılmış bir dükkandı. ‘Ağabey bizde imkan var. Bu iş senin mesleğin, yapar mısın?’ dedi. Ben de bu işi yaptım. Ondan sonra aynı Neşeli Günler’deki gibi senaryo karşılıklı oluyor. Filmde farklı sokaklarda ama burada tam karşı karşıyayız” diye konuştu.
Filmdeki çiftin turşu suyunun yapılış tarzından anlaşmazlık yaşadığını hatırlatan Balkandere, şunları kaydetti:
“Bizimkisi ailevi sebeplerden dolayı ayrılmaya karar verildi. Turşu suyu limonla da olur, sirkeyle de olur. Limon biraz risktir. Sirke her zaman garantidir. Lezzeti her zaman yakalarsın. Limonun içinde bir tanesi çürük çıkarsa bütün ürünü çöpe atmak zorunda kalırsın. Limon tabii değişik bir tat verir. Mutlaka isteyen müşterilerimiz de var ama hem limonlu hem de sirkeli turşu suyunu müşterilerimize ikram ediyoruz.”
Kaynak : TRT Haber
